Gözlerimizi tek bir noktaya odaklamak, denge sağlamaya nasıl yardımcı olur?

Yaşamın temel unsurlarından biri olan denge, fiziksel aktivitelerimizden sağlığımıza, kararlarımızdan gündelik işlerimize kadar yaşamımızın her alanını etkiler.

Yürümek muhtemelen nefes almaktan sonra en önemli etkinliğimiz. Çok erken yaşlarda geliştirdiğimiz bu yetenek, bacakların ve beynin birlikte gerçekleştirdiği, görünüşte son derece kolay bir aktivitedir. Ancak yürüyeceğimiz  zemin daralınca işler değişir.

Odaklanmak

Düz bir zeminde yürürken beynimizin yürüme işine odaklanması gerekmez. Bu sayede yürürken birden fazla iş yapabiliriz. Örneğin yürürken telefonla konuşabiliriz hatta aynı anda birşeyler atıştırabiliriz. Ancak dar bir zeminde yürümemiz gerektiğinde beynimizin performansının neredeyse tamamını bu işe atarız. Hatta yaşamsal aktivitelerimizden en önemlisi olan nefes almaya bile ara verir ve tüm dikkatimizi, dar zeminde yürüme işine odaklarız.

Dar bir zeminde yürümek gerektiğinde gözlerimizi sabit bir noktaya odaklanmamız önerilir. Eğer bir yoga dersine katıldıysanız denge pozlarına girmeden önce yoga eğitmenin konu ile ilgili uyarısını duymuşsunuzdur. Peki ama bu nasıl oluyor?  Daha spesifik olarak soracak olursak; gözlerimizi sabit bir noktaya odaklamak dengede kalmamıza nasıl bir faydası sağlıyor?

Eğer daha önce denemediyseniz dar bir zeminde rastgele etrafınıza bakarak hatta başınızı yere ve gökyüzüne çevirerek yürümeye çalışın. Muhtemelen 10 adım bile atamadan dengenizi yitirirsiniz. Eğer dengenizi kaybetmiyor ve dar zeminde etrafınıza bakınarak yürüyebiliyorsanız olağanüstü bir yeteneğe sahip olduğunuzu müjdelemek isteriz. Zira normal şartlarda bunu yapmak mümkün değildir.

Dengenin sağlanabilmesi için vücudumuzun boşlukta tutarlı bir pozisyon kurması gerekir. Tutarlı pozisyonun kurulması ve devam ettirebilmesi için de 3 farklı kaynaktan düzenli olarak alacağımız sinyallere ihtiyaç duyarız. Bunlar; iç kulaktan gelen baş pozisyonu bilgisi, yürümemizi sağlayan kasların ve eklemlerin pozisyon bilgisi ve gözlerimizden gelen referans noktası bilgisidir.

Anatomimizin gizemini koruyan sistemlerinden biri olan iç kulak sistemi, denge fonksiyonlarını koordine eder. İç kulak sisteminin sıvı ile dolu üç kanalı vardır. Bu kanallar, dengeye dair bilgilerleri alır ve hareket yönümüzü belirlememizi sağlar. Düz ve geniş bir zeminde yürürken gözlerden gelen sabit referans bilgisine daha az ihtiyaç duyulur. Fakat yürüdüğümüz zemin daraldığında gözlerden gelen referans noktası bilgisi önem kazanır. Bu bilgi sayesinde düşmeden yürümemizi sağlayacak ayarlamayı yapma imkanı buluruz.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar