Bal neden bozulmaz, tedavide nasıl kullanılır, bütün arılar bal yapar mı, bütün balları arılar mı yapar vb. arılar ve bal ile ilgili az bilenen olağanüstü  gerçekler:

 

Bal asla bozulmaz!

Hava geçirmeyen bir kapta sonsuza kadar muhafaza edebiliriz. Antik Mısır lahitlerinde birkaç yüzyıllık yenebilir durumda, bal bulunmuştur. Balın uzun ömürlü olması içindeki kimyasal bileşenlerle  açıklanabilir. Bal doğal olarak asitiktir ve çok düşük miktarda nem içerir bu iki özelliği bakterilerin yaşaması için uygun değildir.

Bu mucizevi içerik, arıların zorlu çalışmaları ile nektarın bala dönüştürülmesi işlemi sayesinde oluşur. Nektarın bala dönüştürülmesi sırasında arılar kanatlarını öylesine hızlı çırparlar ki içeriğinde var olan su dışarı atılır. Bununla birlikte arıların midelerinde özel bir enzim vardır ve bu enzimler nektarın parçalanarak gluconic asid ve hidrojen peroksit’e dönüşmesini sağlar ve bu da bakterilerin ve bütün diğer organizmaların gelişmesini engeller!

Arılar muazzam miktarda bal üretirler!

Tipik bir arı kovanı yılda 13-45 kg arasında bal üretir. Yaklaşık 500 gr bal üretimi için tüm koloni çalışır ve yaklaşık 2 milyon farklı çiçekten nektar topar ve bunun için 90 bin km uçarlar. Bu 800 arının hayat boyu çalışması ile gerçekleştirebileceği bir iştir.

Ortaçağ Avrupa’sında bal!

11. yy.’da Almanya’da bal son derece değerli bir maddeydi çünkü birayı tatlandırmada kullanılıyordu. Alman derebeyleri çiftçilerinden ödemeleri bal ve bal mumu olarak yapmalarını isterlerdi.

Soğuk kış aylarında arılar, kraliçe arının etrafında toplanırlar!

Arılar kış aylarında yaşamlarını sürdürebilmek için yazın çok sıkı çalışırlar. Soğuk aylar geldiğinde kraliçe arının etrafında kümelenir ve kanatlarını titreterek kovanı ısıtırlar. Bu kanat çırpma eylemi çok fazla enerji gerektirir ancak bal enerji konusunda olağanüstü bir besindir.

Balın tedavi edici özelliği!

Mezopotamya uygarlıklarında bile tedavi amacı ile kullanıldığı bilinmektedir. Bal, bakteriler için o kadar rahatsızlık vericidir ki enfeksiyon ve yanık tedavilerinde bandaj olarak kullanılmıştır. Günümüzde de halen birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. (ülser, mevsimsel alerjiler vb.)

Arıların çok uzaklara gidebilmeleri için çok küçük bir miktar bal yeterlidir!

Ortalama bir bal arısı yaşamı boyunca bir tatlı kaşığının 1/10’u kadar bal üretebilir. Bir perspektif yaratabilmek için, 2 yemek kaşığı balın, bir arının dünyanın etrafını bir defa dönmesi için yeterli enerjiye sahip olduğu söylenebilir.

Bütün arılar bal yapmaz!

Dünya üzerinde arıların 20.000 türü vardır ve bunların sadece küçük bir kısmı bal yapmaktadır.

Bütün balları arılar üretmez!

Aslında arı sınıfına dahil olmayan ancak dilimizde yanlış isimlendirme ile “yaban arısı” olarak anılan “wasp”‘ın bazı türleri bal üretebilir. Ancak yaban arıları zehirli çiçeklerin nektarlarını da kullanabildikleri için, balları da zehirli olabilir.

Tarihte Arılar!

Bundan yaklaşık 130 milyon yıl önce ilk çiçekli bitkiler ortaya çıkmıştır ve bundan birkaç milyon yıl sonra yaban arısından ayrılarak bal arıları ortaya çıkmıştır.

3 milyon yıllık fosillerde bal bulunmuştur. İnsanın arıcılığa başlaması da binlerce yıl öncesine dayanır. İspanya’da günümüzden 15 bin yıl önce yapılmış antik dönem resminde, bir adam arı kovanından bal çıkartırken resimlenmiştir.

Arılar bal dışında da besleyici yiyecekler üretirler!
Arılar; arı sütü(royal jelly), balmumu, arı poleni ve diğer ilginç ve egzotik ürünler üretirler.

Kovanda neler olur?

Bir kovan yaklaşık 90.000 arıya ev sahipliği yapabilmektedir. Ortalama bir koloni 20.000-60.000 bal arısı ve bir kraliçeden oluşur. Erkek arıların tek görevi kraliçe arı ile çiftleşmektir. Ömürleri sadece 6 hafta olan işçi arılar, dişidir ve bütün işleri onlar yaparlar. Kraliçe arı ise 5 yıl kadar yaşayabilir. Kraliçe arı kovan için çok önemlidir. Günde 2500 kadar yumurta üretebilir. Bu yumurtalar mitozla bölünürse erkek arı, spermle döllenirse dişi arı  yada kraliçe arı olur. Bu olaya partenogenez denir.

Arıların savunma taktiği Meksika dalgası!

Kovanlarını vücutları ile koruyan koloni üyeleri, herhangi bir tehdit algıladıklarında, kanat ve karınları ile özel bir hareket yaparak yanlarındaki arıları uyarırlar. Bu uyarı, tüm kovanın alarm haline geçtiğini anlatan bir Meksika dalgasına dönüşür. Saldırgana mücadele etmek zorunda olduğu arı sayısının binlerce olduğu mesajı iletilmiş olur. Böylece saldırganın başarısız olacağı bir girişimde bulunmaktan cayması sağlanır.

Kaynak:

  1. http://mentalfloss.com/article/68528/15-honey-facts-worth-buzzing-about
  2. https://en.wikipedia.org/wiki/Bee

Benzer Kanıtlar