Bacağı kırılan atını vurmak zorunda kalan kovboyun dramına birçoğumuz aşinayız. Öte yandan başka hiçbir hayvanın bacağı kırıldığı için ölmek zorunda kaldığını duymadık. Bu makale bunun neden böyle olduğunu merak edenler için yazılmıştır.

Atlar, göz kamaştırıcı hızları, benzersiz güçleri ve fiziksel kapasiteleri ile insan medeniyetinin başından beri insanlarla yakın bağ kurmuştur. Savaşlarda savaşçıları taşımış, ticari malların transferinde kullanılmış, insanoğlunun fiziksel emeğe duyduğu ihtiyacın önemli bir kısmını karşılamışlardır. Sahip oldukları bunca güçlü özelliğe karşın atların bacakları son derece hassas, kırılmaları çok kolay üstelik tedavi edilmeleri çok güçtür. Maalesef ki eğer bacakta oluşan kırık kötü bir kırıksa tedavi imkanı yoktur. Peki neden?

Ayağı kırılan at

Atların anatomik yapıları oldukça ilginçtir. Bacaklarının üst tarafında son derece güçlü kaslar bulunmasına karşın dizlerinde kas bulunmaz. Çünkü dizlerinde kaslar yerine muhteşem tendonları / ligament sistemleri vardır. Olağanüstü hızlarını bacaklarındaki adeta yay işlevi gören tendon ve bağlara borçludurlar.

Atların bacak kemikleri çok incedir.

Kemiklerin, bağların ve tendonların sahip olduğu bu özel yapı, hızlı koşabilmelerini sağlarken bazı dezavantajları da beraberinde getirir. Alt bacaklardaki kemikler (çoğu yaralanmanın meydana geldiği yerdir) büyük miktarda güç üretir, ancak aynı zamanda oldukça ince yapılıdır.

Üstelik atın vücudundaki 205 kemikten 80’i bacağındadır. Dolayısıyla eğer atın üst bacak kemiklerinden biri kırılırsa bu sadece bir kırık olarak kalmaz. Birçok kemikte birden fazla kırık oluşur. Bu durumda atın bacağının iyileşmesi neredeyse imkansızdır.

Kan dolaşımına etkisi

Atların toynaklarının kan dolaşımında kritik bir önemi vardır. Eğer at bacağını hareket ettiremezse bacaklarına giden kan akışı olumsuz etkilenir. Bacağın kırılması atın dolaşım sisteminin zarar görmesine yol açar.

Atların bacakları devasa gövdelerini taşımak zorundadır.

Yetişkin ve sağlıklı bir at 450 kg ila 1.000 kg arasında değişen bir ağırlığa sahiptir. Bu devasa gövdeyi taşıyan dört güçlü bacaktan biri kırılırsa diğer üç bacağın taşımak zorunda kaldığı ağırlık önemli ölçüde artar. Bu durum, sağlam bacakların eklemlerinde ve tabanında ciddi iltihaplanma riski oluşturur.

Laminitis denilen bu rahatsızlık, atın inanılmaz bir acı hissetmesine ve topallamasına yol açar.

Ayakta durmanın önemi

Yatan bir at görmemiş olabilirsiniz. Çünkü atlar çoğunlukla ayakta durur hatta ayakta uyuyabilirler. Ancak bu yatamadıkları anlamına da gelmez. Doğaları gereği çoğunlukla ayakta durur ve çok sık hareket ederler. Atı olan herkes, bir atın dar bir alanda uzun süre tutlmasının ne kadar güç olduğunu bilir. Kırık bir bacakla atın ayakta durma ve hareket etme ihtiyacını karşılaması çok zordur. Üstelik kemiğin iyileşebilmesi için sabit durması kullanılmaması gerekir. İyileşene kadar bu devasa vücudun yatması ise baskı yaralarına yol açacaktır ki bu da ciddi bir başka sağlık sorunudur.

Bütün bu fiziksel engeller aşılsa bile son derece duygusal hayvanlar olan atların, doğalarına aykırı bir şekilde yaşamak zorunda kalmaları atın psikolojisini olumsuz etkiler.

Tedavi maliyeti

Tedavi maliyeti son derece yüksektir. Bu nedenle çok özel ve çok pahalı bir at olmadığı sürece iyileşme şansının da çok düşük olması nedeniyle insanlar bu maliyeti karşılamaktan kaçınırlar. Bunun yanı sıra iyileşme şansı bu kadar düşükken ata acı çektirmenin doğru olmayacağına inanan sahipleri, atın yaşamına son vermeyi seçebilirler.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar