Amerika Birleşik Devletleri Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın (HSS) açıkladığı verilere göre her iki Amerikalı’dan biri en az bir reçeteli ilaç kullanıyor. Reçeteli ilaç kullananların altıda biri ise üç ve daha fazla sayıda ilaç alıyor.

HHS Sekteri Tommy G. Thompson’un bildirdiğine göre; Amerikalıların en çok kullandıkları ilaçların başında birinci sırada kolesterol düşüren ilaçlar geliyor. Bunu kalp ilaçları ile kilo vermeye destek sağlayan ilaçlar ve antidepresanlar takip ediyor. Diyabet kontrol ilaçları da çok kullanılan ilaçlar arasında.

Rapordaki diğer ilginç bulgular:

  • Reçeteli ilaç kullanımı, yaş ilerledikçe yükselmektedir. 65 yaş ve üzerindeki 6 kişiden 5’i reçeteli ilaç kullanırken bunların yaklaşık yarısı üç ya da daha fazla sayıda ilaç kullanmaktadır.
  • 1988-1994 yılları arasındaki yetişkinler arasında antidepresan kullanımı, 1999-2000 yılları arasında üçe katlanmıştır. Araştırmaya göre 18 yaşını geçen kadınların %10’u erkeklerin ise %4’ü antidepresan kullanmaktadır. Bilhassa streoid olmayan antienflamatuar ilaçlar, antidepresanlar, kan şekeri düzenleyicileri ve kolesterol düşürücü ilaçlar için düzenlenen reçetelerde 1996 ile 2002 yılları arasında dikkat çekici bir yükselme görülmüştür.
  • Ulusal Sağlık ve Beslenme Tetkik Araştırması, 1988 yılı ile 1994 yılı verileri karşılaştırıldığında en az bir ilaç alanların %13 oranında arttığı görülmüştür.
  • 2000 yılında yapılan bir araştırmaya katılanların %44’ü geçtiğimiz ayda en az bir ilaç aldığını ifade ederken %17si, üç ya da daha fazla ilaç aldığını ifade etmiştir.
  • Kongreye ilişkin yıllık rapor, sağlık harcamalarının 2002 yılında %9,3 oranında artarak 1,6 trilyon dolara ulaştığını göstermiştir. Reçeteli ilaçlar, toplam tıbbi faturanın sadece onda birini oluştursa da en hızlı büyüyen harcama olmaya devam etmektedir.
  • İlaçların fiyatı %5 arttığı halde daha fazla ilaç kullanımı nedeniyle 2002 toplam harcaması %15,3 artmıştır. Daha da ilginci ilaç harcamalarının 1998’den bu yana her yıl en az %15 artmış olmasıdır.
  • Siyah ve Meksikalı yetişkinlerin, beyaz yetişkinlerden üç kat fazla antidepresan aldıkları görülmüştür.
  • Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ilaçları kadınlara oranla erkeklere iki kat fazla reçete edilmektedir.
  • Raporda ayrıca yeni doğanların ortalama yaşam beklentisinin 2002 yılında erkekler için 74,5 yıl, kadınlar için 79,9 yıl olduğunu; 65 yaşına girenler için yaşam süresi beklentisinin ise erkekler için 81,6 ve kadınlar için 84,5 olduğu belirtilmiştir.

Sonuç olarak; pek çok sağlık kuruluşunun (Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, Ulusal Sağlık İstatistikleri Merkezi, onlarca diğer federal sağlık kuruluşu, akademik ve profesyonel sağlık dernekleri vb.) verileri bir araya getirildiğinde görülmüştür ki ilaç kullanımı giderek artarken, yaşam süresi beklentisi de sürekli artmakta ve halkın genel sağlık durumunda önemli bir iyileşme sağlanmaktadır. En sık görülen ölüm nedenlerinin (kalp hastalıkları, kanserler ve inme) yol açtığı ölümler %3’ten, %1’e düşmüştür. Bu da bize tıbbi gelişmelerin en kritik hastalıklar üzerine yoğunlaştığını gösterdiği gibi bu alanlardaki çalışmaların başarılı sonuçlar elde ettiğini de kanıtlamaktadır.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar