Jong Il Hyon, 10 yıldır Kore Savaşından kalan mayınları temizleme görevinde çalışıyor. Çalışma arkadaşlarından birkaçını kaybeden Jong, bir arkadaşının ölmeden önce kendisine hediye ettiği çakmağı yanından ayırmıyor. Bu tehlikeli görev onun da sol yanağında bir iz bırakmış.

Altmış dört yıl önce fiilen biten savaşın ardında binlerce bomba, mayın vb. cephane parçası kalmış, bunların birçoğu Amerikan yapımı ama Jong, Amerika’nın yanında yaklaşık bir düzine ülkenin de yer aldığının unutulmaması gerektiğini söylüyor.

Jong, Associated Press’e verdiği röportajında, uzmanların temizliğin 100 yıl süreceği yönündeki açıklamalarına katılmadığını, çok daha uzun süreceğine emin olduğunu söylemiştir. Geçtiğimiz Şubat ayında paslı olmakla birlikte sağlam (yani öldürücü etkisi baki) büyük bir patlayıcı çıkarılmış. Ekim ayında ise bir ilkokulun oyun alanından 370 adet mayın bulunmuş. Jong’un bağlı olduğu bomba temizleme ekibi, Kuzey Kore’deki 9 ekipten biri. Geçen yıl Jong’un ekibi, 2.900 patlayıcı madde bulmuş. Önümüzdeki yıl tahmini 1.200! Neyse ki son birkaç yılda sadece birkaç yaralanma gerçekleşmiş ama mayıs ayında bomba bulan 11 yaşındaki bir çocuk, bombanın patlaması sonucu, parmaklarını kaybetmiş.

Kuzey Kore büyük patlayıcı mirasıyla uğraşan tek ülke değil. Yalnız Asya’da, Vietnam, Kamboçya, Laos ve hatta Japonya gibi ülkelerde temizlenmesi gereken çok miktarda patlamamış mühimmat olduğu biliniyor.

Savaş, arkasında bıraktıkları ile öldürmeye yüzlerce yıl daha devam ediyor!

27 Haziran 1953 tarihinde geçici bir ateşkes ile fiilen biten ve 3 yıl süren savaşta, Kuzey Kore’deki 22 büyük şehrin neredeyse tamamı hasar görmüş ve milyonlarca insan yaşamını yitirmiştir. Kuzey’e düşen bombaların tonajı, ABD’nin II. Dünya Savaşı sırasında Japonya’ya karşı kullandığı bomba tonajı ile aynıdır. Kuzey Kore’nin Kamboçya’dan sonra, dünyanın en ağır bombalanan ikinci ülkesi olduğu düşünülüyor. 1952 yılından sonra, bombalama faaliyetleri, hedef bulunamadığı için etkisini yitirmiştir. Kuzey Kore, başkent Pyongyan’a atılan bomba sayısının 400 bin olduğunu, bunun da neredeyse şehir nüfusuna eşit olduğunu iddia etmiştir. Savaşın sonunda başkentte modern sadece 2 bina ayakta kalmış, şehrin neredeyse tamamı yerle bir olmuştur. Amerika savaş süresinde, Kuzey Kore’ye 635 bin ton bomba atmıştır. Bunun 32.500 tonu napalm bombasıdır. (Napalm bombası, birçok yanıcı sıvının pelteleştirilmesi ile elde edilen, son derece yıkıcı bir bombadır. Etrafına 800-1200 derece sıcaklık yayar. 1980 yılında Birleşmiş Milletler kararıyla sivillere kullanılması yasaklanmıştır.) Hungnam limanı, endüstri ve nitrojen üretme merkezi olması nedeni ile en ağır şekilde bombalanmış bölgelerden biri. Nitrojen, patlayıcı yapmakta kullanılan bir malzeme olduğu için Amerika Hava Kuvvetleri bu bölgeyi Aralık 1950’de yok etmiştir. Yeniden yapılan merkez bugün halen faaliyettedir.

Herhangi bir mühimmat ihbarı söz konusu olduğunda bomba bölüğü, kazılara başlamadan önce alanı kontrol ediyor, çevredeki insanları ve özellikle çocukları tehlikeler konusunda bilgilendiriyor.

Jong, bazı bombaların eğitimsiz gözlerce fark edilemediğini, giderek artan paslanmanın bombaların daha da hassaslaşmasına neden olduğunu, küçük bir harekette bile patlamayabileceğini söylemiştir.

Kore Savaşı ile ilgili en ilginç gerçekler!

Savaşın Adı

Amerika gibi biz de “Kore Savaşı” diyoruz. Kuzey Koreliler, “Anavatanın Kurutluş Savaşı”, Güney Koreliler ise “Altı-İki-Beş”(başlama tarihi Haziran 25) diyorlar. Çin ise savaşı, “Saldırgan Amerika’ya Direnme ve Kore’ye Yardım Savaşı” adı ile anıyor.

Kore nasıl ikiye bölündü?

Okuma yazma oranı düşük, endüstrileşme hamlesinde geç kalmış, uzak doğu güç oyunlarında piyon olarak kullanılan bir ülke olan Kore, 1905 yılında Rusya İmparatorluğu ile mücadelesinden zaferle çıkan Japonya tarafından yönetilmeye başlanmıştır. Ancak 2. Dünya Savaşı’nın ardından, Japonya Kore’deki etkinliğini kaybeder. Kore toprakları zamanın iki süper gücü, Amerika ve Sovyetler Birliği arasında çıkan ilk büyük sorun olur. Her iki ülke de Kore’de kendilerine bağlı yerel yöneticilerden oluşan yönetimler kurarlar. 1948-1949 yılları arasında Amerika ve Sovyetler Birliği Kore’den çekildiğinde, geride Sovyet yanlısı Kuzey Kore ile Amerika yanlısı Güney Kore kalır. 38. enlem Kuzey ve Güney Kore’yi ayıran sınır olarak kabul edilir.

Kore Savaşı neden çıktı?

Ekonomisi ve eğitim düzeyi geri kalmış ülke dünyanın iki büyük gücü tarafından ikiye bölünmüş ve araya doğal olmayan bir sınır çizilmiş. İki süper gücün rekabeti giderek artarken, süper güçlerden biri ülkenin kuzeyini, diğeri güneyini desteklemiştir. Hal böyle olunca, bu soru “savaş neden çıktı” diye değil, “savaşa ne bahane bulundu?” diye sorulabilirdi.

İşte o bahanelerden biri: Kuzey ve Güney Kore arasındaki silahsızlandırılmış bölgede patlayan mayın, Güneyli bir askerin yaralanmasına yol açar ve sınırda gerginlik artar, Güney Kore, sınır bölgesinde Kuzey Kore karşıtı propaganda yapacağını duyurur, gerginlik daha da artar, hatta iki taraf birbirine ateş açmaya başlar!

ABD’ye göre, yaşananlar Sovyetler Birliği tarafından tasarlanan, Çin-Sovyet ortak saldırısının ilk adımıdır. Üstelik bir süre önce Sovyetler Birliği, Çin’in Birleşmiş Milletler’de temsil edilmemesini protesto ederek, Birleşmiş Milletler’den temsilcilerini çekmiştir.

Amerika, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni derhal toplantıya çağırır. Sovyetler Birliği’nin orada olmaması ve veto hakkını kullanamamasıyla, Amerika’nın tasarısı, çoğunluğun oyu ile kabul edilir. Güvenlik Konseyi, Kuzey Kore’den birliklerini 38. enlemin güneyine çekmesini ister. Kuzey Kore Birleşmiş Milletler kararına uymayınca, Amerika harekete geçer.

Diğer ilginç detaylar

  • Birleşmiş Milletlerin rol oynadığı ilk savaş olmuştur. Güney Kore’ye destek olmak üzere 16 ülke asker, 41 ülke ekipman göndermiştir. Çin, Kuzey Kore tarafında yer alırken, Sovyetler Birliği asker ve ekipman yardımı ile Kuzey Kore’yi desteklemiştir.
  • Kuzey Kore’ye giden askerlerin %90’ını Amerika göndermiştir.
  • Jet Uçaklarının kullanıldığı ilk savaştır.
  • Soğuk Savaşın ilk sıcak çatışmasıdır.
  • 1953 yılında fiilen bitmesine karşın, 2009 yılında Kuzey ve Güney Kore arasında imzalanan antlaşmaya kadar resmi olarak devam etmiştir.
  • Türkiye de Kore’ye asker gönderen ülkeler arasındadır. Üstelik bu TBMM’den onay alınmadan yapılmıştır. 5090 kişilik tugay, önce cephe gerisindeki gerillalarla mücadele etmiş, sonra kuzeye doğru ilerleyen Birleşmiş Milletler ordularına katılmıştır. Çin Halk Gönüllü birliklerinin cephenin arkasından saldırması üzerine, Türk Tugayı da büyük kayıplar vermiştir.

Kore Savaşı, kısa ama kanlı bir savaş olmuştur. Yaklaşık 5 milyon insan hayatını kaybetmiştir. Kore nüfusunun %10 savaşta yaşamını yitirmiştir. En büyük sivil kaybın yaşandığı savaştır. Britannica Ansiklopedisi’ne göre, savaş sırasında Kuzey Kore’de 1.000.000, Güney Kore’de 600.000 sivil yaşamını kaybetmiştir. Neredeyse 40.000 Amerikan askeri ölmüş, 100.000’den fazla asker yaralanmıştır.

Kuzey Kore hükumeti ve medyası, Amerikan bombardımanının bir savaş suçu olduğunu ve Kuzey Kore’de sürmekte olan seferberliğin ve nükleer silah geliştirme çalışmasının amacının, Amerika’nın gelecekteki saldırılarını önlemek olduğunu iddia etmektedir.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar