Araştırmacılar kafeinin beyin kimyasallarını değiştirmede anahtar rolü oynadığını belirledi. Harvard School of Public Health (HSPH)’te yapılan bir araştırma, günlük birkaç fincan kahve tüketiminin, yetişkinlerde intihar riskinin %50 oranında düşürdüğünü göstermiştir. Yapılan çalışma The World Journal of Biological Psychiatry‘de yayınlanmıştır.

Araştırmaya liderlik eden Michel Lucas, önceki araştırmalardan farklı olarak, kafeinli ve kafeinsiz içecek tüketiminin incelendiğini ve kafeinin etkisinin en iyi kahvede korunduğunun anlaşıldığını bildirmiştir.

ABD’de yapılan üç kapsamlı araştırma göstermiştir ki, günde 2 ile 4 fincan arasında kafeinli kahve içen yetişkinlerin intihar girişiminde bulunma riski, kafeinsiz kahve içen veya çok az kahve içenlere göre yarı yarıya düşüktür.

Kafein sadece merkezi sinir sistemini uyarmakla kalmıyor, aynı zamanda beyindeki serotonin, dopamin ve noradrenalin gibi belirli nörotransmitterlerin üretimini artırarak, hafif bir antidepresan gibi görev yapıyor. Epistemolojik araştırmacıların daha önceden raporlamış olduğu, kahve tüketimi ile depresyon arasında negatif korelasyon olduğu bilgisi de, yapılan bu üç araştırmanın bulguları ile uyumludur.

Buna rağmen, depresyon geçirmekte olan yetişkinlere, kahve tüketimini artırmaları tavsiye edilmiyor. Zira kahve tüketiminin, günlük iki üç fincandan (yada 400 mg) fazla olması istenmeyen yan etkilere de sebep olabileceği, miktarın bununla sınırlı kalmasında fayda var.

http://news.harvard.edu/gazette/story/2013/07/drinking-coffee-may-reduce-risk-of-suicide-by-50/

Benzer Kanıtlar