Gülmek, ilginç bir şekilde aslında yaşamımızın oldukça büyük bir bölümünü oluşturur. Kahkaha ile gülmek mutsuz günlerimizi aydınlatan olağanüstü bir rahatlama aracıdır. Üstelik ister bir komedi filmi izlerken ortaya çıkmış olsun ister arkadaşlarla edilen hoş bir sohbet sırasında son derece doğal bir şekilde gerçekleşir.

Peki kahkaha nedir? Neden kahkaha ile güleriz? Kahkaha sırasında vücudumuzda neler olur?

‘Kahkaha ile gülme’ nasıl gerçekleşir?

Gülme esasen insanın duyduğu ya da gördüğü komik veya mizahi bir duruma verdiği psikolojik bir tepkidir. Güldüğümüz zaman yüzümüzdeki tüm kaslar ahenk içinde hareket eder. Gülme sırasında 15 farklı yüz kası kullanırız. Bununla birlikte nefes alma düzenimiz değişir ve küçük dilimiz gırtlağımızın bir bölümünü kapatarak nefes almamızı güçleştirir. En ilginç değişimlerden biri ise gülmenin yol açtığı göz yaşlarıdır. Bu durum genellikle “histerik gülmeler sırasında deneyimlenir. Bunun nedeni gözyaşı kanallarının aktive olmasıdır.

Eğer uzun süre şiddetli bir şekilde gülmeye devam edecek olursak nefes almakta zorlanmaya bağlı olarak oksijen yetersizliği başlar, yüzümüz kızarır, gözlerimiz yaşarır. Hatta daha da abartacak olursak yüzümüzün rengi mora dönebilir.

Gülme konusunda araştırmalar yapan Robert Provine’ın gülme tanımı ise şöyledir: Her 210 mili saniyede bir tekrarlanan sesli harf içeren kısa hece. Provine, kahkahanın “Ha ha ha” ya da “Ho ho ho” gibi farklı tipleri olduğunu ancak bu ikisinin kesinlikle bir arada bulunmadığını bildirmiştir.

Neden güleriz?

Gülmenin evrimsel nedenini anlayabilmek için tarihimizde avcı ve toplayıcılıkla yaşamlarını sürdüren atalarımıza kadar geri gitmemiz gerekir. Besin zincirinin ortasının da altında yer alan atalarımız, avlanmak ve av olmamak için çok büyük bir gayret göstermek zorundalardı. Vücutlarındaki stres hormonu, dikkatli ve tetikte olmalarını sağlıyordu. Böylesi risklerin en yüksek olduğu ve stres hormonunun tavan yaptığı durumlarda, tehlike aniden bertaraf edilirse atalarımız yaşadıkları büyük rahatlama duygusunu diğer insanlara duyurmak ve onların da aynı rahatlamayı yaşamasını sağlamak için bir sinyal geliştirdi. Bu sinyal kahkaha ile gülmektir.

Evde yalnız olduğumuz bir gece mutfaktan gelen sesin, hırsız değil de kedi olması işte tam da bu nedenle komiktir. Tıpkı binlerce yıl önce savanda yürüyen atalarımızın çalılardan gelen hışırtının kaplan değil de kurbağa olduğunu fark ettiklerinde olduğu gibi.

Aynı zamanda gülmenin sakinleştirici bir etkisi vardır. Bu etki diğer insanlarla bir arada olmamızı kolaylaştırarak sosyal bağların kurulmasında önemli rol oynar. İnsanların birbirlerine güven duyma düzeylerinin belirleyici unsuru, birlikte kahkaha ile gülebilmektir. Anonim bir atasözü olan “Sadece eşitler birlikte gülebilir.” de kast edilmiş olduğu gibi bir sosyal grubun hep birlikte kahkahayla gülmesi demek, o grupta dışlanan kimse yok demektir. Ayrıca kahkaha ile gülmek öfkenin dağılmasını sağlar.

Kahkaha ile gülmenin ortaya çıkabilmesinde sosyal bir ortamda olmak çok çok önemidir. Buna kanıt olarak psikolog Willibald Ruch, gülmeye neden olan gülme gazının (azot protoksit) yalnız solunması ile arkadaşlarla solunması arasındaki farkı gösterir. Konu ile ilgili araştırmalarında Ruch, gülme gazının sosyal bir ortamda solunmasının tek başına solunmasına göre 30 kat daha etkili olduğunu tespit etmiştir.

Kahkaha ile gülmek, insanları birbirine yaklaştıran, öfkeyi dağıtan, sıkıntıların ve stresin hafiflemesine yardımcı olan çok güçlü bir araçtır.

Kaynaklar

Benzer Kanıtlar