Irk ayrımcılığı ile mücadelenin simgesi haline gelmiş Güney Afrika’nın eski Cumhurbaşkanı Nelson Mandela, 2013 yılında ölmüştür. Ancak Mandela 2013 yılında öldüğünde, Mandela’nın 80’li yıllarda öldüğüne yemin edecek kadar emin olduğunu söyleyen insanlar ortaya çıkmıştır. Hatta bunlardan bazıları, Mandela’nın cenazesini televizyonda izlediklerini ve sevgili eşinin dokunaklı konuşmasını dinlediklerini iddia etmiştir. Peki bu nasıl oluyor? Birbirini tanımayan insanlar, nasıl oluyor da aynı hataya düşüyor?

Bu spesifik örnek nedeni ile bu fenomene, Mandela Etkisi adı verilmiştir. Büyük bir grup insanın, bir olayın gerçekleşme şekline dair aynı anılarının doğru olmadığı yönüne kanıtlar bulunması, Mandela Etkisinin ortaya çıktığını gösterir. Bu garip etkinin çok ilginç örnekleri vardır.

Birkaç örnek;

Tahmin edebileceğiniz gibi bu etki, komplo teorisyenleri ve paranormal inançlara sahip olan insanlar için muhteşem bir fenomendir. Bu etkinin çok sayıda örneğini basit bir Google araması ile bile bulmak mümkün. İşte bunlardan bazıları:

  • Amerika’da popüler bir çocuk kitabı serisi olan Berenstain’inin yazılışının Berenstein olduğunu iddia eden yabana atılmayacak sayıda insan vardır.

  • En ünlü Pokémon olan Pikachu’nun kuyruğunda siyah bir şerit olduğunu iddia eden çok sayıda insan vardır.
Buna benzer onlarca örneğe basit bir Google araması ile ulaşabilirsiniz.

Nasıl olur?

Aynı anda birçok insanın aynı hatayı yapamayacağını iddia eden komplo teorisyenleri ve paranormal inançlara sahip olan insanlar, bu ilginç durumla ilgili çok sayıda teori geliştirmiştir. Bunlardan en popülerinden biri “çoklu paralel evren” teorisidir. Bu teoriye göre Mandela, 1980’de hapsedildiği sırada paralel bir evrende ölmüştür. Ve bazı insanlar, paralel evrenler arasında anlık yolculuklar gerçekleştirdiklerinden paralel evrendeki deneyimleri hatırlamaktadırlar.

Bunun doğru olabileceğine inanan çok sayıda insan var. (Hatta Stephen Hawking’in de bunlardan biri olduğu iddia ediliyor. Bu kesinlikle teyid edilmemiş bir bilgidir.)

Paranormal inançlara sahip bir başka grupsa bunu zamanda yolculukla ilişkilendiriyor. Onlara göre geleceğe yapılan anlık bir yolculuk, bu fenomenin ortaya çıkmasına neden oluyor. Yani onlara göre 1980’lerde çok sayıda insan, 2013 yılına anlık bir yolculuk yapıp, Mandela’nın cenazesini görüp, 1980’li yıllara geri dönmüşler.

Bilimsel Kanıt

Yukarıdaki sebepler bazı bakımlardan tutarlı olsa da kuşkusuz skeptikleri tatmin edecek türden değildir. Bilim insanları ve psikologlar ise bu fenomeni “Sahte Anı” ile ilişkilendiriyor. Profesör Elizabeth Loftus tarafından tasarlanan bir dizi deney, insanların kolaylıkla ve farkında olmadan sahte anılar üretebildiğini kanıtlamıştır.

Profesör Elizabeth Loftus

Loftus, detaylarına girmeyeceğim bazı basit uyarıcılarla insanların sahte anılar üretmelerini tetiklemeyi başarmıştır.

Bu aşamada aklınıza şöyle bir soru gelmiş olabilir: Bir insanın bazı tetiklemelerle farkında olmadan sahte bir anı oluşturabileceğini anlıyorum ama nasıl oluyor da birçok insan aynı sahte anıyı üretiyor? Kendisini skeptik olarak tanımlayan biri olarak; paranormal açıklamalar yerine şöyle bir açıklamayı daha mantıklı buluyorum. Diğer insanlarla paylaştığımız zihinsel özelliklerimiz, hepimizin sahte anılar üretebilme potansiyeline sahip olduğunu ispatladığına göre ortak tetikleyicilerin de benzer sahte anılar üretmemize neden olmuş olması son derece muhtemeldir. Örneğin Mandela’nın hapse girdiği ile ilgili haberleri okuyan kişiler, yakın bir zamanda benzer nosyona sahip olan başka birinin ölüm haberini okumuş, cenazesinin görüntülerini televizyonda izlemiş olabilirler. Bu nosyonsal ve tarihsel yakınlık pek çok inanın aynı yanlış anıyı yaratmasına neden olmuş olabilir. Bununla birlikte Mandela Etkisi’nin nasıl ortaya çıktığına dair kesin yanıtlar henüz verilememiş olduğundan Mandela Etkisi, hem kendi beynimizin işleyişi ve hem de evrenin işleyişi hakkına düşünmek için eşsiz bir fenomendir.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar