Havanın çok sıcak olduğu bir yaz günü (mesela 40°C civarında) çıplak ayakla asfaltta yürümeye kalksak ayaklarımız öyle bir yanar ki kendimizi en yakın hastanenin acil servisinde buluruz. Araştırmalar, 45°C sıcaklığa ulaşmış asfaltta çıplak ayakla bir dakikayı geçmeyen bir süre yürünmesi durumunda bile ayaklarda ikinci derece yanıklar oluşacağını gösteriyor.
45°C’lik bir ısı bile yaralanmaya yol açıyorsa korların üzerinde yürüyen insanların ayakları nasıl olup da yanmıyor? İddia edildiğinin aksine bu gerçeğin arkasında mistik bir sır yoktur. Aslında korlar üzerinde gülümseyerek yürüyebilmeyi sağlayan bilimsel birkaç basit gerçektir.
Tarihte Ateşte Yürüme
Ateşte yürüme etkinliği, kor haline gelmiş kömür ile kaplanan sıcak zeminde çıplak ayakla yürüyerek yapılır. Bu etkinliğe birçok kültürde ve toplulukta rastlanır. Bilinen en eski uygulama MÖ1200 civarında Hindistan’da yapılmıştır.
Tarihte genellikle bireyin dini inancını test etmek amacı ile kullanılan ateşte yürüme ritüelinin ruhsal iyileşme ve arınma sağladığına da inanılmıştır.
Daha yakın zamanlarda ise daha çok kişisel güvensizliklerimizden faydalanan şarylatanların kullandığı bir yöntem haline gelmiştir. Bu şarlatanlar, çoğunlukla ateş yürüyüşünün yüce bir güçle bağlantımızın kanıtı olduğunu iddia ederler. Sıcak kömürlerin üzerinden yanmadan geçmeyi becerirseniz mistik bir güçle bağlantıya geçtiğiniz ve koruma kazandığınızı ilan ederler. Şayet yanacak olursanız “bilinç düzeyinizin” yeterince yükselmediğini bu yüzden yandığınızı iddia ederek ayaklarınızın yandığı yetmiyormuş gibi bir de sizi suçluluk duygusu ile cezalandırmaya kalkarlar.
Ateş Yürüyüşü Bilimsel Açıklaması
Londra Üniversitesi Psikolojik Araştırma Konseyi, ateş yürüşü ile ilgili araştırma gerçekleştirmiştir. Ateş yürüyüşü fenomenini ardındaki gerçeği araştırmak için iki farklı çalışma yapılmıştır. 1935 yılında bir Hintli ve iki İngiliz bilim insanı, meşe ağacı odunlarıyla hazırlanan 12 metrelik bir ateş yolundan yürümüştür. Bundan iki yıl sonra 1937 yılında, yeni bir araştırma daha gerçekleştirilmiştir. Bu defa araştırmaya daha fazla sayıda araştırmacı katılmıştır. Sonuçta minik kabarcıklar oluşan bir kişi hariç hiç kimse yaralanmamıştır. Deney sonrası titizlikle yapılan analiz ve inceleme sonucunda araştırma ekibi, yanık oluşmamasının ne dini ne manevi bir gücün etkisi ile alakası olmadığını bildiren bir rapor yayınlamıştır.
Ateş Yürüyüşünün Yaralanmaya Yol Açmaması Ardındaki Bilimsel Nedenler:
Ciddi bir yaralanma söz konusu olmaksızın sıcak korların üzerinde yürümeyi sağlayan birkaç önemli bilimsel neden vardır:
- Bunlardan ilki, ateş yolunun çok önceden yakılmış ancak alev almamış kömürle hazırlanmış olmasıdır. Yani aslında ateş yürüyüşü, ateş üzerinde değil, sönmekte olan kor üzerinde yapılır.
- İkincisi, ateş yolunun hazırlanmasında kullanılan odunun ve kömürün iyi bir ısı yalıtkanı olmasıdır. Odun, yanarken bile iyi bir yalıtkan olmaya devam eder. Odun kömürü ise odundan dört kat daha iyi bir yalıtkandır.
- Üçüncü neden yanan korların üzerinin bir kül tabakası ile kaplanmış olmasıdır. Kül, zayıf bir iletken olduğundan yanan korların ısının ayaklara iletilmesini yavaşlatır. Aslında bu gerçek, ateş yürüyüşünün niçin gündüz değil de gece yapıldığını anlamamızı sağlar. Çünkü gece karanlığında korlar öyle bir parlar ki külleri göremeyiz. Oysa gün ışığında korlar, külün varlığını gizleyemez.
- Dördüncü neden ise süre faktörüdür. 3-5 metrelik bir ateş yolundan tempolu bir şekilde yapılan yürüyüşte her bir ayağın közlerle temas süresi birkaç saniyeyi geçmez.
Bütün bunlar kusursuz bir şekilde uygulandığında ciddi bir yaralanma olmaksızın ateşin üzerinde yürümek mümkündür. Ancak ufacık bir yanlışlıkta ayağınızın ciddi şekilde yanma ihtimali vardır. Yani bilimsel olarak bu mümkün diye ateşten yolu hazırlayan kişilere güvenip, çıplak ayaklarla ateş yolundan yürümeye teşebbüs etmek kesinlikle büyük bir risk almak demektir.