Afrika kıtasının üçte birini kapsayan, dünyanın en büyük çölü, bir zamanlar yemyeşil ovaların, göllerin bölgesiydi. Sonra birşey oldu ve “Yeşil Sahra” çöl halline geldi. Bilim dünyasında, bu dramatik değişimin yaşandığı konusunda fikir birliğine varılmıştır. Şimdi değişime neden olan faktörlerden hangisinin daha önemli olduğu, dönüşümün hızı vb. konular tartışılıyor.

İnsanoğlu sıcaklık ve nem oranı gibi bilgileri kayıt etmeye, 200 yıl önce başladı. Bu nedenle bilim insanları, daha eski dönemlerdeki iklim koşulları ile ilgili bilgi edinmek için, jeolojik incelemelerden elde edilen bilgilere ve iklim modellemesi programına başvurmaktadırlar.

Yörüngesel Muson Hipotezi

Kuzey Afrika’nın milyonlarca yılda gerçekleşen döngüsel iklim örüntüleri, güçlü Kuzey Afrika Musonlarında meydana gelen değişikliklerle ortaya çıkar. Kuzey Afrika Musonlarının yıllık yağışlarının yoğun dönemlerinde, bitki örtüsü canlanırken, döngünün diğer ucunda, bugünkü çöl iklimi sahneye çıkar.

Sahra bölgesinin iklim döngüsünün oluşmasında en temel neden, yeryüzünün yörüngesel parametreleri nedeni ile bölgenin güneşlenme miktarının değişmesidir. Gezegenimizin doğal yörüngesel salınımı, güneş ışınlarının yeryüzüne ulaşma yoğunluğunda değişime yol açar. Bu da “Milankovitch Döngüleri” olarak bilinen döngülerin oluşmasına neden olur. “Milankovitch Döngüleri”nin oluşmasında, üç temel etmen vardır: Dışmerkezlik(yörüngenin daire ile elips arasında değişmesi), eksen eğikliği ve devinme.

Yörünge parametrelerindeki değişimlerin neden olduğu güneşlenme etkisinde oluşan değişiklikler, muson örüntülerini etkilediği fikri, 19. yüzyılın sonlarında Rudolf Spitaler tarafından öne sürülmüştür. Hipotez daha sonra resmi olarak 1981’de, meteorolog John Kutzbach tarafından test edilmiştir. Kutzbach’ın, küresel muson modelleri hipotezi bugün, uzun vadeli muson döngülerinin dinamiği olarak kabul görmüştür.

Değişim hızlı mı oldu yavaş mı?

NASA’nın Goddard Enstitüsü’nden iklim bilimcisi Gavin Schmidt, yaklaşık 8.000 yıl önce Dünya’nın yörüngesinin bugünkünden farklı olduğunu açıklamıştır. 8 bin yıl önce 24.1 derece olan eğim, bugün 23.5 derecedir. Gezegenimizin kuzey yarı küresinin güneşe en yakın olduğu ay, Ağustos’tu ancak şimdi güneşe en yakın ay Ocak ayıdır. Bu nedenle, geçmişte kuzey yarı kürede, yazlar bugün olduğundan daha sıcaktı.

Güneş Sistemi’ndeki diğer cisimlerin yerçekimsel gücü, Dünya’nın, tıpkı bir topaç gibi rotasyon ekseninde hafifçe yalpalamasına neden olur. Eğim, her 41.000 yılda bir, yaklaşık 22 ila 25 derece arasında değişirken, Dünya’nın dönüş ekseninde 26.000 yıllık bir döngü ortaya çıkar.

1999’da bir grup Alman bilim adamı, yeryüzünde binlerce yıl önce nasıl bir iklimin hakim olduğunu anlayabilmek için bir iklim simülasyonu tasarladılar. Sahra’da gerçekleşen iklim geçişini, 300 yıl gibi kısa bir sürede gerçekleştiği sonucuna vardılar.

Ancak buna katılmayan bilim insanları da var. Onlar, Büyük Sahra Çölü’nün doğu bölgesindeki özellikle Çad’daki Yoa Gölü yakınlarındaki bölgede, Holosen döneminde başlayan, yavaş ve kademeli bir kurumanın neden olduğu yorumunda bulunuyorlar. Quebec Ulusal Bilim Enstitüsü’nden Profesör Pierre Francus, sedimentolojik ve jeokimyasal bulguların 6.000 yıl önce Sahra’nın yavaş yavaş kuruduğu ve zamanımızdan 1.1000 yıl öncesinde bu günkü koşullarına ulaştığını keşfettiklerini bildirmiştir.

Sahra’nın aniden çölleştiğini savunan bilim insanlarının grubuna dahil olan Gavin Schmidt, Bitki örtüsünün, su mevcudiyeti ile kuvvetli ilgisi göz önüne alındığında, yörüngede oluşan küçük bir değişikliğin eko sistemde ani bir etkisi olacağını ve ” Yeşil Sahara “nın sonunun yaklaşık 5.500 yıl önce aniden(300 yıl) meydana geldiğini savunuyor.

Kaynaklar:

 

 

Benzer Kanıtlar