Hiç iki karıncanın karşılaşmasına şahit oldunuz mu? Yoluna devam eden iki karınca karşılaşacak olursa kısacık bir an kafalarını birbirine değdirerek, adeta samimi bir şekilde selamlaşırlar. Bu ilginç davranış, araştırmacıların dikkatini çektiğinden konu ile ilgili pek çok gözlem yapılmıştır.

Bu davranışla ilgili yaygın olarak kabul gören iki hipotez vardır. Bu hipotezlerden söz etmeden önce karıncaların nasıl iletişim kurduklarına bakalım:

Karıncalar Birbirleriyle Nasıl İletişim Kurar?

Binlerce karınca tek bir organizma gibiymişçesine işlerini mükemmel bir uyum içinde yerine getirebilmek için gelişmiş birkaç farklı iletişim metodu kullanırlar.

Koku: Her karınca kolonisinin, kendine özgü bir kokusu vardır. Bu eşsiz koku, feromonların bir karışımından meydana gelir. Koku, karşılaşan karıncaların birbirinin dostu mu, düşmanı mı olduklarını ayırt etmelerini sağlar.

Dokunma: Karıncaların dokunma duyuları son derece gelişmiştir. Bir karınca yararlı bir yiyecek bulduğunda, yuvasına geri döner ve diğer karıncaların antenlerine dokunarak bu bilgiyi aktarır. Hatta bazen bir miktar yiyeceği yanında getirerek, kardeşlerine yiyeceği tattırdığı da gözlemlenmiştir.

Beden Dili: Karıncaların özel bir çene refleksi kullanarak, başka karıncalara yedikleri besinle ilgili bilgi verebildikleri bilinmektedir.

Ses: Bacaklarını vücutlarına sürterek insanların duymayacağı rezonansa sahip sesler çıkarırlar. Bu özel sesler, farklı manalara gelir. Örneğin bir karınca bir tünele sıkışacak olursa diğer karıncaları uyarmak için koklama duyusunu kullanamaz yani feromonlar işe yaramaz. Bu durumda tehlike anlamına gelen sesi çıkarırlar.

İki Karınca Karşılaşınca Neden Başlarını Birbirine Değdirir?

Yaygın olarak kabul gören iki hipotez şöyledir:

Tehlike algısı

Karıncalar tıpkı insanlar gibi hayatta kalma başarılarını iş birliği içinde yaşayabilme yeteneklerine borçludurlar. Hayatlarının büyük bölümünü karanlıkta geçirdiklerinden çoğunun gözleri iyi görmez. Bu yüzden hayatta kalabilme konusunda dokunma ve koklama duyularına güvenmek zorundadırlar. Bu teoriye göre iki karıncanın karşılaşması sırasında birbirlerine kısacık bir an için temas etmeleri, birbirlerini koklayarak aynı koloniden olup olmadıklarını tespit etmek istemelerinden kaynaklanır. Üstelik karıncaların en büyük düşmanı, başka koloni karıncalarıdır. İki farklı koloniden karınca birbirlerine temas ettiğinde, hangi karıncanın etrafında kolonidaşları varsa diğerinin geri çekildiği görülür.

Bilgi paylaşımı

Karıncalar, tıpkı eşek arıları ve termitler gibi yedikleri yiyecekleri kolonidaşları ile paylaşırlar. Bu beslenme yöntemine, trofiloksis denir. Trofiloksis, ağızdan-ağıza ya da ağızdan-anüse olmak üzere iki farklı şekilde yapılabilir. Karıncaların ilginç davranışı ile ilgili yaygın olarak kabul gören bir diğer tez de bu davranışın trofiloksisten kaynaklandığıdır. Karşılaşan iki karınca kafalarını temas ettirerek toplamakta oldukları yiyecek ile ilgili birbirlerine bilgi verebilirler.

Bir dahaki sefere selamlaşır gibi kafalarını birbirlerine dokunduran iki karınca görürseniz onlara daha dikkatli bakın. Belki de bu sefer, sımsıkı bir iş birliğine mi yoksa kozlarını paylaşmak üzere gerilmiş iki düşmana mı baktığınızı anlayabilirsiniz.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar