Ütü yapmanın en eğlenceli tarafı, ütü masasına yerleştirdiğin bumburuşuk kumaşa hafifçe su püskürttükten sonra sıcak demir levhanın mızmız kırışıkları uysallaştırmasını izlemektir. İçinde güzel bir iş başarmanın saadeti; burnunda temiz çamaşırlardan yükselen buharın ılık kokusu…

Bu tarifi yaptığıma bakmayın benim için de ütü yapmanın zevki, en fazla 15 dakika sürüyor. Ama buhar ve su püskürtme yöntemi olmasa ona da dayanamam. Ütüleme işine, su ve buhar püskürtme yönteminin nasıl katkıda bulunduğunu hiç merak ettiniz mi? Ya da nemlenen kumaşın neden ütünün sözünü daha çok dinlediğini? Peki ya hangi kumaşın buhar ve su püskürtme yöntemine uygun olmadığını biliyor musunuz? Bu kısa yazıda bu soruların yanıtlarını bulabilirsiniz.

Suyun Kumaşla Etkileşimi

Su püskürtmenin neden ütülemeyi kolaylaştırdığının yanıtı, kumaşın her yıkandığında zorlanıp kırışan milyonlarca liften oluşmasında gizlidir. Giysiler kururken kumaşın lifleri birbirine yapışırlar. Bu da kıvrımların ve kırışıkların oluşmasına neden olur. Pamuk ve yün gibi lifler ısıyı iyi iletemez. Bu nedenle ısındıklarında ısı tüm kumaşa eşit şekilde yayılmaz. Bu da buruşuk ve kötü bir görünme yol açar. Ancak buruşuk haldeki kumaşa su püskürttüğümüzde su molekülleri liflerin arasına sızar. İyi bir ısı iletkeni olan su, ısıyı kumaşın tüm alanı boyunca eşit bir şekilde dağıtır. Nasıl ki su püskürttükten sonra ütü ile ısıtılan kumaş, su ile ilişkisi sayesinde açılıyorsa buhar söz konusu olduğunda da aynı etki gerçekleşir. Bu yüzden bavulunuzda buruşan giysileri, sıcak bir duş aldığınız sırada banyoya asarsanız, kırışıkların buharın etkisi ile düzeldiğini görürsünüz.

Nemli ütülemenin bir diğer avantajı, kokuya neden olan bakterileri öldürmesi ve toz akarlarını çeken alerjenleri uzaklaştırmasıdır. Bu yüzden bebeklere ait çamaşırların yıkandıktan sonra ütülenmesi tavsiye edilir.

Moleküler Etkileşim

Kırışıkların oluşumu da ortadan kalması da moleküler seviyede gerçekleşen aksiyonlardan oluşur. Deformasyonun doruk noktası, gözle görülen kırışık ve kıvrımların oluşmasıdır. Moleküller birbirine hidrojen bağları ile bağlanırlar. Bu bağların çekim gücü zayıftır. Kumaşın üzerine su püskürttüğümüzde, su moleküllerindeki oksijen atomları sayesinde lifler arasındaki hidrojen bağları daha da zayıflar. Bu aynı zamanda çamaşırların kururken buruşmasının da nedenidir. Yani su, lifleri genişletir ve ütü de genişleyen lifleri daha iyi düzeltir.

 

Hangi Tür Kumaşlar Nemli Ütülemeye Uygun Değildir?

Bazı kumaşlar nemli ütüleme için uygun değildir. Hassas ipekten yüne kadar pek çok farklı kumaş türü, yapısı sebebi ile nemli ütülemeye uygundur. Ancak bazı kumaşlar, su ile temas ettiklerinde yapısal özelliklerini yitirirler. Örneğin şifon ve kadife! Bu kumaşların moleküler düzeyde lifleri, nemli ısıtma yönteminde hasar görür. Aynı durum deri, süet vb. malzemeler içinde geçerlidir.

Sonuç olarak söylenmesi ve hatırlaması gereken en önemli şey; ütülemede su ve buhar püskürtmenin çok önemli bir katkısı olsa da seçilecek ütüleme yönteminin kumaşa özgü olması gerektiğidir.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar