İsrail’de bir kreş, velilerin çocuklarını kreşten geç almalarını önlemek için, geç kalan velilere para cezası uygulamaya başlar. Fakat para cezası caydırıcı olmak şöyle dursun, geç kalmaları adeta teşvik eder. Bunun üzerine kreş yönetimi para cezasını kaldırır. Fakat ceza kalkınca geç kalmalar eski haline dönmez hatta biraz daha artar! Aslında bu olay, sosyal normların davranışlarımızı nasıl etkilediğini araştıran Prof. Uri Geneezy ve Prof. Aldo Rustichini tarafından gerçekleştirilmiş bir deney sırasında yaşanmıştır. “Akıldışı ama Öngörülebilir” adlı kitabında Dan Ariely bu çalışmanın bulgularına dayanarak çok ilginç tespitlerde bulunmuştur:

 

Sosyal Norm & Piyasa Normu

Dan Ariely, biz insanların farklı kuralları olan iki dünyada birden yaşadığımızı söyler: Bu dünyalardan biri; sevgi, saygı gibi toplumun pozitif duygu paylaşımlarına dayanan ve net olmayan kurallarla yönetilir. Bu kurallar bütününe sosyal normlar adı verilir. (Örneğin bir arkadaşınıza yardım etmek vb.) Sosyal normlar, toplumsal yapımızın ve topluma duyduğumuz ihtiyacın bir parçasıdır. Uygulandığında mutluluk verici olup ihlal edilmesi durumunda manevi bir huzursuzluk hissine yol açar.

Diğer dünyada ise duygulara dayanmayan, net kurallar geçerlidir. Ariely, paranın ve maddi alışverişlerin söz konusu olduğu bu dünyanın kurallarına piyasa normları adını verir.

İki ayrı dünya birbirine karışırsa;

Aslında bu iki dünya birbirinden ayrı olduğunda hiçbir sorun yaşanmaz. Ancak bazen yanlış yorumlamalar ve yönelimler bu iki dünyanın birbirine girmesine yol açar. İsrail’deki kreşte gerçekleştirilen deneyde bu iki dünyanın birbirine karşıması durumunda, insan davranışının nasıl etkilendiğinin ortaya konması amaçlanmıştır:

Deney

Para cezası uygulanmadan önce, öğretmenler ile ailelerin geç kalmaya dair sosyal normlara dayanan bir anlaşması vardır. Geç kalan veliler kendilerini suçlu hissederler. Bu suçluluk hissi, geç kalmama yönünde daha fazla çaba harcamalarına neden olur. Ancak para cezası uygulanması, sosyal normların yerine piyasa normlarını koyar. Veliler geç kalmanın karşılığını ödedikleri için suçluluk duymazlar. Zira piyasa normları söz konusu olduğunda duygular ve belirsizlikler ortadan kalkar.

İşte araştırmanın önemi bu noktada ortaya çıkar: Para cezası kaldırıldıktan sonra kreş sosyal norma geri dönmüştür. Ancak aileler sosyal norma geri dönmezler. Artık çocuklarını geç aldıklarında ne suçluluk duygusu ne de para cezası söz konusudur. Bu nedenle geç kalma davranışı daha da artar.

Bu deney talihsiz bir olguyu gözler önüne sermektedir: Sosyal norm, piyasa normu ile çatıştığında, sosyal norm uzun süreliğine uzaklaşır. Sosyal ilişkiler yıpranır. Böyle bir hataya düşüldüğünde ilişkiyi eski haline getirmek çok zordur.

Dan Ariely ve “Akıldışı Ama Öngörülebilir” hakkında;

Duke Üniversitesinde Davranışsal İktisat profesörü olan Dan Ariely, geçirdiği bir kaza sonucunda vücudunun büyük bir bölümü yanmış ve hayatının üç yılını hastanede geçmiştir. Sosyal yaşama geri döndüğündeyse bazı sosyal gerçekleri anlamakta zorlandığını fark eder. Sosyal yaşamı dışarıdan bir göz gibi inceleyen Ariely, insan davranışlarının birçoğunun rasyonel olmadığına karar verir. Ona göre insanlar genellikle dürtülerine uyarak riskleri görmezden gelme ve bazen de tam tersine fırsatları abartma eğilimi gösterirler. Bu bulmaca üzerinde düşünmek, birçok akademik çalışma gerçekleştirmesine ve çok sarsıcı bulgulara ulaşmasına neden olur.

Ariely, 2008 yılında yayınladığı Türkçe’ye de çevrilen “Akıldışı Ama Öngörülebilir” adlı kitabında, kararlarımızı şekillendiren gizli güçleri irdeliyor. Ariely’e göre insan kolaylıkla büyük riskleri küçümseyip tehlikeli işlere girişebilir, fırsatları abartıp, olmadık hayallerin peşinden koşabilir.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar