Çalışmak için sessizliğe ihtiyaç duyulduğuna inanılan bir çağda büyüdüğümden mi bilmiyorum ama müzik dinleyerek çalışma fikrine hiçbir zaman sıcak bakmadım. Bana göre bu iddia, zorlanmanın getirdiği sıkıntıyı hafifletme arzusundan başka bir şey değildi. Oysa kızım müzik dinleyerek ders çalıştığında, okuduklarını daha iyi anladığını hatta test çözme hızının arttığını iddia ediyordu. Başlangıçta onun görüşlerine karşı çıktım ama sonra okulunda öğrencilerin nasıl daha iyi öğrenebildiklerini tespit eden bir test yapıldığını ve iddiasının test sonucu ile de doğrulandığını söyleyince ikna olacak oldum ama testle ilgili bir iki soru sorup, testte “çalışırken müzik dinlemeyi sever misiniz?” diye bir soru olduğunu öğrenince tahmin edeceğiniz gibi şüphelerim geri geldi. Sonunda konuyu araştırmaya, konu ile ilgili bilimsel araştırmaların bulgularını öğrenmeye karar verdim. Öğrendiklerimi sizin için özetledim. Daha detaylı bilgi almak isterseniz kaynaklar bölümünde yer alan bağlantıları tıklayabilirsiniz.

Ses ve Çalışma

Herhangi bir konuda çalışmak (bilhassa bu çalışma eylemi okumaya ve kavramaya dayanıyorsa) belli bir düzeyde konsantrasyon gerektirir. Son zamanlarda yapılan araştırmalar, sözsüz arka plan müziklerinin konsantrasyona katkı sağladığını ancak sözlü müzikler söz konusu olduğunda bazı problemlerin çıktığını göstermektedir.

Sözlü bir şarkı dinlediğimizde tıpkı bir metin okuduğumuzda olduğu gibi beynimiz dile dayalı bir işlem yapar. Bu ikisini bir arada yapmaya çalıştığımızda ise dilsel veri girişi ikiye katlanır. Kulaklarımız şarkının sözlerini işitirken, gözlerimiz kitaptaki cümleleri okur. Bu da beynimize çoklu görev verdiğimiz anlamına gelir. Çoklu görevler konsantrasyonu olumsuz etkiler.

Bununla birlikte çalışmalar, bunun sadece şarkı sözleri ile meydana gelmediğini sesin akışındaki herhangi bir formdaki değişikliğin de buna yol açtığını göstermiştir. Ortaya çıkan karışıklığı anlamak için biriyle konuşmaya çalışırken başka birinin 1’den 10’a kadar yüksek sesle saydığını veya televizyonda haberleri dinlerken radyonun da açık olduğunu hayal edin.

Konu anlatımına dayalı geleneksel eğitimde, arka planda dikkat dağıtıcı bir unsurun varlığı, hafıza ve kavrama performansını olumsuz etkiler. Öte yandan matematik çalışırken sözlü bir şarkı dinlenmek konsantrasyonu neredeyse hiç bozmaz. Çünkü artık beynimizin dil işleme bölümünün iki görevi yerine getirmesi gerekmemektedir.

Tahmin edileceği gibi tamamen sessiz bir ortam hafıza performansı ve konsantrasyon bakımından en elverişli durum olmakla birlikte aynı kelimenin tekrarının olumsuz bir etkiye sahip olmadığı gözlenmiştir. Aynı kelimenin tekrar etmesi, tıpkı trafik gürültüsü ya da rüzgârın sesi gibi çalışma performansını olumsuz etkilemez.

Bazı çalışmalar ise enstrümantal müziğin olumlu etkileri olduğunu ortaya koymuştur. Özellikle hem çalışmaya başlamadan önce hem de çalışma sırasında klasik müzik dinlemenin pozitif etkileri olduğu gözlenmiştir.

Stanford Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bir çalışmada, klasik müziğin beyin aktiviteleri üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Araştırma sonucunda, klasik müzik dinlerken beynimizin müziğin örüntülerini ve perdelerini ön görmeye başladığı, böylece beynin dilsel işlemleri gerçekleştiren bölümünden farklı bir bölümünü harekete geçirerek konsantrasyonu artırmaya yardımcı olduğu tespit edilmiştir.

Sonuç

Her konuda olduğu gibi müziğin çalışma performansına etkisi, kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Kişinin karakteristik özellikleri, içinde bulunduğu ruhsal durum ve zevkleri çalışırken dinlemesi iyi olan müzik türünü belirler. Örneğin içe dönük bireyler çalışırken yalnızlık ve sessizliği tercih ederken dışa dönükler, çevrelerinde daha fazla uyarıcı olmasından hoşlanır. Sonuç olarak; bilimsel çalışmalar bazı bulgular ortaya koymuş olsa da müziğin çalışma performansını nasıl etkilediğine kişinin kendisinin karar vermesi gerektiğini kabul etmeliyiz.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar