Ebola virüsü, insanlara bulaşabilen ve çoğunlukla ölüme yol açan bir hastalıktır. En büyük çaplı ebola salgını 2014 yılında Orta Afrika yağmur ormanlarındaki köylerde ortaya çıktı. Salgın kontrol edilmeden önce 11 binden fazla insanın hayatını kaybetmesine yol açtı. Böylesi bir salgın ortaya çıktığında yapılması gereken ilk şey “Hasta Sıfır”ı (patient zero) bulmaktır.

2014 yılı Ebola Salgını

New England Journal of Medicine’nin araştırmacılarına göre; 2014 yılındaki Ebola salgınının “Hasta Sıfır”ı yani hastalığın ortaya çıktığı ilk insan, Güney Gine’de yağmur ormanlarındaki bir köyde yaşayan iki yaşında, Emile Ouamouno adında bir çocuktu.

“Hasta Sıfır” terimi nasıl doğdu?

Bu terim ilk kez 1980’li yılların başında bir araştırmacının HIV virüsü taşıyan ilk hastayı kast ederek, alelacele yazdığı “O” harfinin yanlış anlaşılıp “sıfır” diye okunması ile ortaya çıkmıştır. Araştırmacının O harfini seçme nedeni ise hastalığa yakalanan ilk insanın California’nın -out of California- dışından olduğunu bildirmektir.

Hem bir belirsizliği hem de mutlak bir başlangıcı ifade edebilecek olduğundan “Hasta Sıfır” deyişi kısa sürede benimsenmiş ve yaygın bir terim haline gelmiştir.

Bir salgın hastalıkla ilgili ” Hasta Sıfır” terimi kullanıldığında hastalığın ilk vakası yani hastalığa yakalanan ilk kişi kast edilir. Bir salgın hastalığın ilk kurbanının belirlenmesi salgınla mücadelede son derece önemlidir.

Hasta Sıfır bulununca…

Hasta sıfırın bulunması çok titiz ve zahmetli bir çalışma gerektirir. Sağlık personeli ve tıbbi araştırmacılar “Hasta Sıfır”a ulaşabilmek için vakadan vakaya geriye doğru giderek, hastalığın ilk kez görüldüğü hastayı bulmaya çalışırlar.

“Hasta Sıfır” tespit edildikten sonra hastanın gezdiği yerlerin haritası çıkarılabilir ve fiziksel temasa geçtiği insanlar tespit edilebilir. Bu belirlemeler temel olarak hastalığın kitleler arasında nasıl yayıldığını anlamaya yardımcı olur: Virüs havadan bulaşabiliyor mu, hasta ile fiziksel temas olmadan bulaşabiliyor mu? Virüs bir taşıyıcı olmaksızın da hayatta kalabiliyor mu? Eğer kalabiliyorsa hangi koşullarda ne kadar süre hayatta kalabiliyor? Bu bilgiler salgının yayılmasının önüne geçme konusunda önemlidir.

Hasta sıfır bulunduktan sonra “Hasta Sıfır”ın gündelik yaşamı incelenir. Ne yediği ne içtiği, hayvanlarla teması olup olmadığı, nasıl bir ortamda yaşadığı vb. detaylı olarak raporlanır.

Salgına neden olan virüsü taşıma ihtimali olan hayvanlar belirlenir. Virüsün bir hayvandan bulaştığı tespit edilirse halk bu hayvanla temas konusunda uyarılır.

Hepsinden de önemlisi “Hasta Sıfır”ın tespit edilmesiyle virüsün “Hasta Sıfır”dan sonra geçirdiği değişimler tespit edilebilir. Yani araştırmacılar bu sayede virüsün geçmişini öğrenmiş olurlar. Geçmişi bilmek, geleceği daha isabetli tahmin etmek demektir. Böylece hazırlık yapabilir, tahminlerimiz doğrultusunda önlemler alabiliriz.

Kaynaklar:

Benzer Kanıtlar