Eğer bir karar aşamasındaysanız ve kararınız mevcut durumun devam etmesi yönünde olacak gibi görünüyorsa durun ve kararınızı kesinleştirmeden önce bu yazıyı okuyun. Çünkü mevcut durumu devam ettirme eğiliminin etkisinde olabilirsiniz.

Status Qua Bias Nedir?

Status Qua Bias, dilimize statüko ön yargısı, statüko yanılgısı veya mevcut durumu koruma eğilimi olarak çevrilebilir. Son derece güçlü ve yaygın bir eğilim olan statüko yanılgısı, alternatifleri değerlendirirken hata yapmamıza ve yanlış kararlar almamıza yol açabilir.

Ne zaman keşfedildi?

İlk olarak, 1988 yılında karar verme ile ilgili bir dizi deney sonucunda Samuelson ve Zeckhauser tarafından tanımlanmıştır. Samuelson ve Zeckhauser, statü yanılgısını değerlendirmek üzere bir deney tasarlarlar. Katılımcılar iki gruba ayrılır. Katılımcılardan kendilerine bir miktar para verildiğini varsaymaları ve bu para ile ilgili yatırım kararları almaları istenir. Ancak katılımcılara sunulan senaryolar arasında küçük bir fark vardır. Birinci gruptaki katılımcılara, para direk verilmiş, diğer gruba ise para bir yatırım aracına yatırılmış bir şekilde sunulmuştur. Yani ikinci grup için “mevcut bir durum” yaratılmış ve statüko yanılgısının ortaya çıkıp çıkmayacağı gözlemlenmiştir. Statüko yanılgısının güçlü bir şekilde ortaya çıktığı, üstelik seçenek sayısı arttıkça statüko yanılgısının daha da güçlendiği görülmüştür.

Nasıl ortaya çıkar?

Statüko yanılgısı, “kola mı, yoksa ayran mı içsem” gibi basit kararlardan; ciddi bir hastalık karşısındaki tedavi yöntemi seçimi gibi hayati olanlara kadar yaşamımızın her alanında karşımıza çıkar. Mevcut durumu devam ettirmek, irrasyonel göründüğünde statüko yanılgısına düşmüş olabileceğimizden kuşkulanmalıyız. Ancak bu yanılgı başka psikolojik olgularla kendini gizleyebilir. Örneğin batık maliyet yanılgısı, bilişsel uyumsuzluk, kayıptan kaçınma, geri tepme etkisi vb.

Kayıptan Kaçınma

İnsanlar karar verirken kayıplara, kazançlardan daha fazla önem verme eğilimi gösterirler. “Midyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak” ata sözünde de bu üzüntüye vurgu yapılır. Girişimin başarılı olma ihtimali yüksek de olsa kayıptan kaçınmak öylesine güçlü bir eğilimdir ki görece daha değerli bir şey elde etmek için değersiz bir şeyi riske etmeme kararının alınmasına neden olabilir.

Batık Maliyet

Batık maliyet yanılgısı, yatırım (para, zaman, emek vb.) yaptığımız bir kararın aslında yanlış olduğu alenen ortaya çıktığında bunu görmezden gelme eğilimi olarak tarif edilebilir. Bunun örneğini yaşamayana pek rastlanmaz. Yürümeyen ilişkisini evliliğe dönüştüren gencin, mevcut durumdan çok daha iyi koşulların sunulduğu iş teklifinin reddeden insanın, kaybederken masadan kalkamayan kumarbazın ızdırabının ortak nedeni genellikle batık maliyet yanılgısıdır.

Bilişsel Uyumsuzluk

Birbiri ile çelişen düşüncelere sahip olmak, son derece rahatsız edicidir. Bu yüzden bazen tutarlılığı korumak için çelişen düşüncelerden kaçınma eğilimi gösteririz. Bir kez karar verdikten sonra seçimimizin doğru olduğuna daha fazla inanmaya başlamaz mıyız? Bu motif, mevcut durumu koruma eğiliminde de sıklıkla karşımıza çıkar. Çünkü mevcut durumu korumak, çelişen düşünceleri daha doğmadan bertaraf etmenin en kolay yoludur.

Sonuç

Eğer mevcut durumu değiştirme maliyeti, devam ettirme maliyetinden yüksekse bu durumda statüko yanılgısına düşmediğimize karar verebiliriz. Mevcut durumu değiştirme maliyeti, devam ettirme maliyetinden daha düşük ve hatta eşit gibi görünüyorsa yukarıda sözü edilen doğal eğilimlerimizin kararlarımızı etkileyip etkilemediğini yeniden gözden geçirmeliyiz. Ancak bu sayede daha isabetli kararlar alma ve daha tatminkâr bir yaşam sürme şansına kavuşabiliriz.

Kaynaklar:

  • Harvard “Status Quo Bias in Decision Making”
  • APA Psyc Net “Choices, Values, and Frames
  • APA Psyc Net “Exposure and affect: Overview and meta-analysis of research, 1968–1987”

Benzer Kanıtlar